Hayatımın büyük bir bölümünde felsefenin temel sorularıyla akademik olarak değil; ama amatör olarak ilgilendim. Bu sorular ve onlardan doğan diğer sorular halen üzerinde düşündüğüm, keyif aldığım, okuduğum ve yazdığım şeyler.
Bazı insanlara böyle olur. Yaşamlarının bir döneminde içlerinde bir açlık hissederler. Onu doyurmak, o boşluğu doldurmak için ondan sonraki tüm hayatları boyunca çabalarlar. Bu yoldayken benzer bir Bilgelik Açlığı’na yakalanan insanlarla karşılaşabilirler, ben de çeşitli dönemlerde benzer insanlarla karşılaştım. Bir kısmından etkilendim, bir kısmını hemen unuttum. Bu kısmı fazla uzatmadan asıl konumuza geri dönüyorum. Bu arayış bir süre sonra belirli bir anlayışa erişmeye sebep olabiliyor. Benim için de böyle oldu. Zen anlayışını benimsedim. Dünyada olup biteni anlamlandırmaktan ziyade, dünyada olup bitenin bir parçası olmak ve birlikte bir akış içerisinde olmanın gerekliliğini kavradım.
Her zaman severek kullandığım bir ifade vardır.
Işık doğudan yükselir.
Bana göre doğu zihni ve düşünce yapısı birçok eksiklerine rağmen insanlığı kurtaracak zihin yapısıdır. Bu zihin yapısının bir kavramı olan “Anda olmak”, “Farkında olmak” veya “Şimdide yaşamak” aynı zamanda bu zihin yapısının özünü oluşturur. Batı zihni ise gelecek kaygısı nedeniyle sürekli plan yapar veya geçmişte yaşadığı iyi ve kötü deneyimleri tekrar edip durur. Asla şimdide değildir.
Sokak fotoğrafı, sokak fotoğrafçılığı içeriği ve çekim tarzı nedeniyle bana en iyi gelen tür. Halen birçok türde fotoğraf çekmeme rağmen sokak fotoğrafçılığında tamamen kendimi ifade edebildiğimi ve dünya ile iletişimde olabildiğimi hissediyorum. Yalıtılmamış, kurgulanmamış, sürprizlere açık bir dünya ve ben oradayım. Onunla birlikte olmanın kanıtı ve ürünü de çektiğim fotoğraflar, dünyanın neresinde olursa olsun.
. . . . . .
Hakkı Ceylan hakkında;
İlk fotoğraf makinemi 1989 yılında o zamanki Rus Pazarından satın almıştım, lise son sınıftaydım. O zamandan beri fotoğrafçılığa olan ilgim artarak devam etti. Son on beş, yirmi yıldır hayatımın merkezinde yer alıyor. Fotoğraf çekiyorum ve fotoğrafla ilgili yazıyorum. İşim gereği çok seyahat ettiğimden her kültürden ve bölgeden insanlarla temasım oluyor. Fotoğraf ise zihnimdekilerle etrafımda olup bitenin bir bileşkesi olarak ortaya çıkıyor.
Yaşam, Fotoğraf ve Zen’i birleştirebilmenin tek yolunun Sokak Fotoğrafçılığı olduğunu düşündüğümden son zamanlarda sadece sokak fotoğrafçılığı ile ilgileniyorum. Zen’de hedef yolun kendisidir. Bir amaç için fotoğraf çekmiyorum, belgeleme veya sanat eseri oluşturma gibi bir iddiam yok, benim fotoğraflarımda da amaç basitçe o fotoğrafın kendisidir.
Turkuaz Street Collective ve İFSAK üyesiyim. Yurt içi ve yurt dışında bir çok sergide yer aldım ve bazılarınında da küratörlüğünü yaptım. Bunlardan bazıları: Umutsuz Yarınlar (2010), Küresel Isınma (2010 ), Sri Lanka (2014), Nepal’e Gittik (2015), Fas Rüyası (2015), Myanmar (2017), Dünya Seyahati (2018), Gjon Mili Photography Days (2019). Fotoğraflarımın bir kısmı farklı kitap ve dergilerde kendine yer buldu.
Şu an aktif olarak sokak fotoğrafçılığı ile ilgileniyorum, fotoğrafçılıkla ilgili yazıyorum. Kolektif olarak çıkartacağımız ilk kitabımız üzerinde çalışıyorum ve kendi adıma çıkartacağım ilk kitabımla ilgileniyorum.
Fotoğraflarıma instagram hesabımdan ve yazılarıma hakkiceylan.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Bize Ulaşın