İzleyiciler olarak aile ve buluntu fotoğraflarda gördüğümüz kişilere ve dönemi hatırlatıcı objelere bakarak hafızamızda bir suret görürüz ve oradan da kendimize göre bir siret çıkarmaya çalışırız.
19 yüzyılda patriarkal söylemler ile eril dilin dışında kalanlar, dilsiz, nesnel, şeffaf ve görünmez oldular. Sevgi ve aşkın yüzyıllardır kelime anlamı değişmesede kamusal alanda hegemonik bir tarzda tanımlandı. İnsanın hayatı, doğum ve ölüm arasında hızla akıp giderken, sevginin tanımı nedir diye sorguladım. 20 yüzyıl başlarında zamanın hızla akmadığı devirlerden buluntu ve aile albümlerinden çözümleyerek sevgiyi tanımlamak istedim. Fotoğraf makinem dışında, 1967 Paximat Slide Projektörünü de kullandım. Diğer malzemeler ise Aby Warburg’un görsel hafıza atlası çalışmasından ilham alarak, buluntu kart, foto, pul, para, bilet, madalya ile yıllardır kendi görsel hafızamdaki Kadın Tarihi Atlası çalışmalarım için hazırladığım koleksiyondan.
Bize Ulaşın